teblici
 
  Ana Sayfa
  İletişim
  Fatiha suresinin tefsiri
  Küfür olan davraniş ve sözler
  Küfür sistemi bayramlari
  Temyiz etrafındaki şüpheler
  Forum
  Tekfirde ölçülü olmak
  VAAZ
  Kütüphane
  Tekfircilere Cevap
  Temyiz ve Yusuf kıssası
Forum
=> Daha kayıt olmadın mı?

Forum - Akaid dersleri 19

Burdasın:
Forum => AKİDE => Akaid dersleri 19

<-Geri

 1 

Devam->


ebu muhammed
(şimdiye kadar 27 posta)
18.12.2010 09:01 (UTC)[alıntı yap]
1 Selefiyye:

Selefiyye deyince genel olarak sahabe ve tabiin ve onların mezhebini benimseyip onlar gibi düşünen İslâm âlimleri anlaşılmaktadır. "Sıfatiyye" ve "Eseriyye" de denilen selefiyye, iman esaslarıyla ilgili konularda âyet ve hadislerde bildirilenler ile yetinip, - müteşabihinler de dahil bunları aynen kabul edip, teşbih ve tecsime de düşmeyen, ama te'vil yoluna da gitmeyen Ehl-i Sünnet topluluğudur.'
Selef, fıkıhta da Kur'an ve sünnete tabi idi, ancak yeni hadiseler zuhurunda fıkhî konu-larda Kur'an ve sünnette bulunmayan fer'î hükümlerde re'ye (kıyasa) müracaat edip, kendi re'yleriyle hüküm verirlerdi. İtikadi konularda ise akıl ve re'ye asla müracaat et-mezler, Kur'an ve Sünnette bildirilen hususları aynen kabul ederlerdi. Allah'ın sıfatları ve kader konusunda münakaşa ve münazarayı asla teşviz etmezler, hatta nehyederlerdi. Yine itikadi konularla ilgili müteşabih âyetlerin te'vilini caiz görmez, nasları aynen kabul ederlerdi. Çünkü te'vil akılla yapılır. İtikadî meselelerde ise akıl hüküm veremez, ancak şahit olabilir. Bu sebeple, 'Allah Arş üzerine istiva etti. (Allah) buyurdu ki, ey İblis, elimle yarattığıma secde etmekten seni meneden nedir?" " Rabbin geldi." gibi müteşabih âyetlerin anlamı üzerinde fikir beyan edilmemelidir. çünkü bu âyetler ancak akılla açıklanabilirki, akıl bu gibi hususlarda te'vile yetkili değildir.
Selefiyyenin görüşleri yedi esasta toplanır:

1. TAKDİS :

Allah Tealâyi Celâl ve azametine lâyık olmayan her şeyden tenzih etmek, lâyık ol-madığı şeylerden münezzeh olduğuna inanmak. Meselâ, yukarıdaki âyette geçen "el" ve "mü'minin kalbi Rahman'ın iki parmağı arasındadır." mealindeki hadiste ge-çen "parmak" kelimelesi işitildiği zaman Allah'a cismiyet isnad edildiği sanılmama-lıdır. Çünkü "yed= el"kelimesi iki manaya gelir :
Birincisi, et, kemik ve kaslardan meydana gelmiş olan cisim. Mezkûr âyet ve hadislerde geçen "yed" bu anlamda kullanılmış olamaz. Zira Allah cisim olmaktan ve cisimlere mahsus özelliklerle vasıflanmaktan münezzehtir.
"Yed" in bir başka manası da "falan ülke, filân hükümdarın elindedir" cümlesinde oldu-ğu gibi mecazîdir. Bu ikinci mana da cisme izafe edilemez. Öyleyse naslarda geçen ve manası açık olmayan bu gibi naslar üzerinde düşünmemek ve fikir yürütmemek gerekir.

2. TASDİK: Nasslarda geçen "el, parmak, yüz..." gibi isim ve sıfat ların, Allah Tealâ'nın şan ve azametine yakışan bir manada kullanılmış oldugunu şeksiz, süphesiz kabul etmek ve Cenab-ı Hakk kendi nefsini, Rasulullah da Cenab-ı Hakkı nasıl tavsif etmiş ise velevki bu sıfata la murad edilen mananın hakikatine vâkıf olmasa da öylece iman edmek. Selef, âyet ve hadislerde geçen bütün bu kelimelerin Allah hakkında kullanılın-ca, mahlukat için kullanıldıklarnda ifade ettikleri anlamrara. gelmediğini kabul etmiş, bunlara aynen, te'vilsiz olarak imanı zaruri görmüştür. Nasılki Allah, alim,semi,ve ba-sardır derken bu sıfatların yaratılanların kinden ayrı olduğunu biliyoruz tıpkı bunun gibi naslardan geçen ,el, yüz, ve bnzer kelimeleride öyle anlarız

3. ACZI ITIRAF: Nasslarda geçen müteşabihatın maksadını bilinemeyeceğini. ve bile-meyeceğini itiraf etmektir. Bu gibi hususlarda fikir yürütmek
insanı hataya düşürebilir. Onun için en doğru yol, müteşabihata dalmamak. lazımdır ve "bununla neyi murad ettiğini en iyi bilen Allah'tır" diyerek aczini itiraf etmektir.

4. SÜKÛT: Müteşabihatın manasını sormamak, onlara dalmamak ve hatta bu konuda sual sormayı bile yasaklamak. Zira Hz. Peygamber, kader mevzuu ile meşguliyeti asha-bına yasaklamıştır. Hz. Ömer de, "Rahman Ars üzerine istiva etti."
âyetinin manasını soran bir Mısırlı'yı Basra'ya sürgün etmiş, Kur'an'ın mahluk olup olmadığını soran birini susturmuş ve böyle sorular sormasını yasaklamıştır. Kısacası selef bu mevzularda susmayı, sükûtu tercih etmiştir.

5. İMSAK: Müteşabih nasslar üzerinde değişiklik yapmamak, o ifadeleri azaltmamak, çoğaltmamak, birlikte kullanıldığı kelimelerden ayrı olarak zikretmemek ve söz ko-nusu nassları te'vil ve tefsir etmekten çekinmek.

6. KEFF: Müteşabihatla kalben meşgul olmamak ve onlar üzerinde düşünmemektir. Bir kötürüm veya yüzme bilmeyenin denize dalması ne kadar tehlikeli ise, cahil bir kimsenin de manası kapalı olan nasslarla kalben meşgul olması ve onları açmağa çalış-ması en az o kadar tehlikelidir.

7. MARİFET EHLİNİ TESLİM -Kişi, kendisine kapalı görünen müte¬şabih nassın herkese kapalı olduğunu zannetmemelidir. Peygamberle¬rin, büyük din âlimlerinin, sıddîk ve velilerin zor görünen bazı hususları bildiğini kabul etmek gerekir.
Kısaca inançlarını bu şekilde özetleyebileceğimiz Selefiyyenin hepsi Rasûl-u Ekrem'in medhine mazhar olmuş, itikadlarının saflığı ve paklığı ile ümmetin yıldızı payesine erişmiş olan Ehl-i Sünnet-i Hâssa'dır.
İlk Hanefîler selefidir. İlk Mâlikî ve Şâfiîler de selefidir. Dört mezhep imamının hepsi selefi idi. Hatta İmam Ahmed b. Hanbel, kelâmcıların de¬lilleriyle ehl-i bid'atı reddetme-yi bile hoş görmezdi, onları sadece kitap ve sünnetle reddederdi.
Ancak içerden ve dışardan İslâm'ı sarsmak isteyen cereyanlar orta¬ya çıkıp yayılmaya başlayınca, müslümanların akaidine musallat olan bâtıl inançları ve bid'at ehlinin sapık görüşlerini çürütmek için kelâm me¬todunu kullanma zarureti hasıl oldu ve Ehl-i Sünnet âlimleri bu metodu kullanmaya başladılar. Böylece Ehl-i Sünnetin Mâtüridiyye ve Eş'ariyye mektepleri teşekkül etti.
Bugün fıkıhta Hanbelî olanların çoğu selefidir. Fıkıhta Hanefî olan¬lar umumiyetle Mâtüridî, Şafii olanlar da umumiyetle Eş'arîdir.




Bütün konular: 31
Bütün postalar: 34
Bütün kullanıcılar: 30
Şu anda Online olan (kayıtlı) kullanıcılar: Hiçkimse crying smiley
 
   
 
   
Bugün 6 ziyaretçi (11 klik) kişi burdaydı.Allah arttırsın.
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol